Bir Muhalifin Var Olma Çabası: Anayurt - R.A. Salvatore (Drizzt Efsanesi)

"Ancak, kendi yanlışlığınızın karşısında gerçeğin hiçbir anlamı yok 
ve eğer kendi standartlarınıza göre yaşamıyorsanız, 
prensipler değersiz"
Drizzt Do'urden




Eğer varoluş sebebinize aykırı bir şekilde doğmuşsanız, yaşadığınız toplum size inanılmaz yabancıysa, olan biten her şey alabildiğince yanlış ise, ne kadar zor bir yaşam sizi bekliyor olabilirdi? Bu giriş cümlesiyle sizi bir klasik eserle değil; ama bir fantastik kurgu klasiği ile tanıştırmanın vakti geldiğini söyleyebilirim. Tolkien'in fantastik dünyaya getirmiş olduğu atılımın sonrasında, bazı yazarlar onun yarattığı dünya üzerinden, bazıları ise bu zamana kadar oluşturulmuş fantastik kurgu dünyasını daha da genişleterek farklı ve özgün dünyalar yaratmışlardır. Unutulmuş Diyarlar (Bilinen ismiyle Forgotten Realms) serisinin fantastik kurgu sevenlerin kalbindeki yeri de işte bu özgünlük açısından geniş bir evren oluşturmasında yatmaktadır. Baştan uyarayım Drizzt Efsanesi diye bahsetmiş olduğum serinin bende 17 kitabı mevcut. Serinin kaç kitapta bittiğini ise inanın bilmiyorum. Yine de elimdeki bütün kitapları ile sizleri tanıştıracağım ve şimdiden kafanızda oluşabilecek en önemli soru olan; bir karakter on yedi kitap boyunca nasıl bir devamlılık sağlayabilir sorusunun cevabını bulmaya çalışacağım. Bu uzun serüven kendi içinde de belirli üçlemeler ve serilere bölünmüş olduğu için her seri için ayrı bir etiket oluşturmam gerekti. Kitap bu aralar battıklarına dair söylentiler işittiğim kendilerine ulaşmanın mümkün olmadığı Laika Yayıncılık tarafından basılmış, karton kapaklı 316 sayfa. Yüzüklerin Efendisi'nden aşina olduğumuz Elfler, pek munis, uzun ömürlü, iyiliğin tarafında mücadele eden, kusursuz güzellikte yaratıklardı. Drizzt Do'urden'in anayurdu olan Menzoberranzan'da yaşayan Kara Elfler ise bir Elfin tam tersi ne olabilirse o. Kötülük için yaratılmış, türlü hile ve desiseyi bilen, buna rağmen Orklar gibi yağmacı ve çalakalem savaşçılar gibi değil, adam öldürmekte usta, kara büyü konusunda fantastik alemin ilk sırayı çeken ırklarından birisi olarak tanımlanıyor. Ayrıca siyaha çalan soluk tenleri ve beyaz saçlarına karşın, pürüzsüz ve kusursuz bir güzellikleri var. Sadece daha şeytani bir güzellik burada bahsedilen.

Drizzt Do'urden doğduğu andan itibaren kardeşleri ile birlikte yerin altında görkemli bir şehir olan Menzoberranzan'da Do'urden hanesine hizmet etmek ve dünyanın şeytanı olmak için hazırlanan bir karakter. Ve yine doğduğu andan itibaren çok farklı biri olacağının sinyallerini veren bir karakter. Kara Elflerin diyarında eşi benzeri bulunmayan lavanta rengi gözleri bile doğumunda bir kraliçe olan annesini korkutuyor. Kara Elf toplumunda erkek olmak ise epey zor. Zira Kara Elflerde hüküm ve emir verme gücü, büyücü kadın kraliçelerin elinde tuttuğu bir ayrıcalık. Menzoberranzan'da diğer Kara Elf şehirleri gibi anaerkil yönetim altında olan bir şehir. Erkeklerin aşağılandığı, savaşçı ve köle olarak kullanıldığı, kraliyet ailesinden olsun olmasın bu kuralın değişmediği bir toplum anlatılıyor kitapta. İşte kahramanımız Drizzt ileride onu bir efsane haline getirecek iki palasıyla akıl almaz bir savaşçı olarak yetiştirilirken, sürekli hayatın anlamını sorgulayan, kendi toplumuna yabancılaşmış, içten içe muhalefet eder hale gelmiş bir karakter olarak betimleniyor. Fantastik kurgu aleminde pek görülebilecek bir şey olmasa da, Drizzt iyi kalpli, vicdan sahibi, asil bir Kara Elftir. Palalarını nasıl kullanacağını aynı zamanda babası da olan ustası Zaknafein'den öğrenir. Dedim ya Menzoberranzan'da aile vb. kavramlar pek revaçta olan şeyler değil, Zaknafein'de bir aile babası değil elbet. Yine de Drizzt'in içinde var olan merhametin tohumlarının Zaknafein tarafından üstü kapalı olsa da büyütüldüğü ve Drizzt'e cesaret verenin aynı zamanda onun akıl hocası olan Zaknafein olduğu gerçeğinin de altını çizmek lazım. Bu kitapla birlikte, Drizzt'in yolculuklarında ona hep eşlik edecek olan, adının hem yazılması, hem de okunması zor olan Guenywhar isimli büyülü kara panterle de tanışıyoruz. Sahibi tarafından çağrılana değin, küçük bir panter heykelciğinin içinde gizlenen bu vahşi yırtıcı, eski sahibine itaatsizlik ederek Drizzt'in en yakın dostu olmayı başarıyor. Anayurt Unutulmuş Diyarlar evrenin en çok satan kitaplarından birisi ve en beğenilen Drizzt kitaplarının ilki. Fantastik kurgu severler arasında, ona inanılmaz değer atfedenler olduğu gibi, şişirilmiş bir popüler kültür balonu olduğunu düşünenler de var.

Bana sorarsanız Salvatore'nin ekonomik kaygılar sebebiyle birbiri ardına çıkarmış olduğu kitaplar yüzünden Drizzt her ikisi birden olmuş durumda. Kara Elf Üçlemesi ile, en kötü ihtimalle Buzyeli Vadisi Üçlemesi ile bitirilse bir fantastik kurgu klasiği olabilecek bir karakter hakkında benim en son bildiğim hali ile yirmi altı kitap yazılmış olması, okuyucuyu Drizzt Do'urden gibi felsefi derinliği olan, asil, vicdanlı, savaşırken ise bir o kadar acımasız ve sert bir karakterden nefret etmeye götürmektedir. Bu olguyu diğer kitaplarda daha net olarak anlatacağım. Tek başına ele alındığında, Anayurt bir fantastik kurgu şaheseri. Menzoberanzzan şehrinde, karanlık dehlizlerde Kara Elf ailelerinin birbirleriyle, hile, entrika, arkadan kuyu kazmaya dayalı ilişkileri içerisinde orta seviyenin altında soylu bir ailenin prensi olarak yetiştirilen, kara elflerin tapındığı Örümcek Tanrıça Lloth'tan nefret eden, ancak vicdanlı, asil ve iyi bir karakter olmasına karşın, istemeden de olsa Menzoberranzan'a Lloth'un istediği kaotik ortamı getiren Drizzt'in maceraları epey hoşunuza gidecektir. Kurgunun ara yerlerinde Drizzt'in günlüklerinden alınmış olarak gösterilen ara metinler de, kurguyu daha sağlam hale getirmesinin yanı sıra, içeriğine tam vakıf olunmayan bazı noktaları Drizzt'in gözünden göstererek, kafa karışıklıklarına engel oluyor. Özellikle Kara Elf Üçlemesi, Unutulmuş Diyarlar serisinin en gözde eserlerinden. Fantastik kurguyu seviyorsanız, Drizzt Do'urden'i tanımak, anlamak ve maceralarından zevk almak sizler için hiç zor olmayacaktır.

Serinin ikinci kitabı olan "Sürgün"de, bu tuhaf Kara Elf ile tekrar buluşmak dileğiyle.